MHP’den ihraç edilen Atilla Kaya: Darbeye direncimiz de böyle bir düzene isyan değil miydi?

Katılım
28 Ağu 2021
Mesajlar
131,519
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Merkez Disiplin Kurulu, Nazif Okumuş, Ahmet Malkan, Ali Şanalmış, Ali Baykan, Atila Kaya, Suat Başaran ve Tahsin Eren’in parti üyeliğinden çıkarılmasına karar karar verdi.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, ihraç edilen isimleri parti içerinde fitne ve tefrika çıkarmakla suçlayarak, “Kerameti davanın mehabetinde değil, kendilerinde gören ve egolarına yenik düşen söz konusu tefrika ve fitne bağımlıları için, partimizce yasa ve tüzük kurallarının işletilmesi kaçınılmaz hâle gelmiştir” dedi.

Partiden ihraç edilen Nazif Okumuş, Devlet Bahçeli’nin 2002’den sonra ortaya koyduğu politik üslupla ters düştüğünü belirterek, “Sayın Bahçeli ve etrafındaki bir takım arkadaşlarının ortaya koyduğu politik üslubun, hem MHP’nin varoluş felsefesi hem de Türk devletinin talepleriyle örtüşmediğini düşünerek bunun karşısında yer aldım. Biz bu süreci makul ve saygı çerçevesinde götürdük ama onlar hakaret ederek, küfrederek, millete rağmen tepeden inme bir anlayışla baskıcılık yaparak bu işi sürdürmeyi tercih etti. Bugün de bizi MHP’den atmışlar. İhraç edilen arkadaşlarla parti içerisinde aynı mücadeleyi çeşitli mahfillerde vermiş insanlarız, birbirimizi biliriz ama birlikte mevcuda karşı ortak bir siyasi mücadelemiz yoktu. MHP yönetimi, yanlış duruş ve politikası yüzünden her geçen gün irtifa kaybedecek. Bizim gibi ihraç edilenler ise her zaman toplumsal anlamda karşılık bulacak” dedi.

‘DARBEYE DİRENCİMİZ BÖYLE DÜZENE KARŞI DEĞİL MİYDİ?’

İhraç edilen Atilla Kaya ise yaptığı açıklamada, kendisinin 12 Eylül cuntasına boyun eğmediğine işaret ederek, “12 Eylül cuntasına boyun eğmedim. Şimdi, o cuntanın asmayıp beslediklerine boyun eğmedim diye üyeliğimi elimden alacaksanız; sizin olsun! Milliyetçilik ve demokrasinin ikizliğine inanan biri, bu inancı; TBMM ve yargının devre dışı bırakıldığı, hak ve hürriyetlerin tek adamın insafına teslim edildiği bir düzenle uyuşturabiliyorsa, ona söylenecek söz yoktur! Darbeye direncimiz de böyle bir düzene isyan değil miydi?! Bir de Erdoğan’ın ülkücülerin bulunduğu çizgiye geldiğini savunanlar var; neymiş o çizgi? Millî davanın Doğu Türkistan yerine Kudüs olması mı?” ifadesini kullandı.
 
Üst